
André Courreges, namı-diğer mini etek mimarı ve Space Age’in tasarımcısı 7 Ocak 2016 tarihinde hayatını kaybetti. Tüm moda ve sanat klişeleri gibi Coureges’in fiziksel yaşamının son bulması medya ve trendler dünyasında tasarımcının yaratımlarının değerlenmesi ve hatırlanması olarak tercüme buldu. Aynı klişenin David Bowie için de tekrarlanacağını kabul ederek yazıyı Space Oddity eşliğinde okuyabilirsiniz.
Genel olarak mini eteğin yaratıcısı sıfatıyla karşımıza çıkan André Courreges, aslında tasarımın yaratıcısı olmaktan ziyade eteğe A kesimini bahşetmesi ve tasarladığı her sezon etek boyunu biraz daha kısaltmasıyla mini eteğin ününe ün katıyor. Mini eteğin görece sıkıcı versiyonları için Mary Quant ve John Bates’e teşekkür edebilirsiniz. André Courreges’in moda dünyasına bahşettiği yenilikler haliyle mini etekle de sınırlı kalmıyor. Ailesinin baskısı üzerine çevre mimarlığı okuyan ve aradığı heyecanlı tasarım eklektiğini köprü tasarımlarında bulamayan André, askerliğini yaptıktan sonra nihayet Paris’e taşınıyor. Moda dünyasının İspanyol maestro’su Christobal Balenciaga’nın kanatları altında tasarlamayı ve kadın giyimin tüm inceliklerini öğrenen Courreges, takvimler 1961’i gösterdiğinde 48 Avenue Klebler’de ilk mağazasını açıyor ve moda dünyası, bodysuitler’le, kısa beyaz go-go boot’larla ve pantolon takımlarla tanışıyor. Courreges’in kısa süredeki başarısını, WWD “Moda dünyasının Le Corbusier”si sıfatıyla taçlandırıyor ve tasarımcının Lee Radziwill, Margaret Trudeau, Rothschild Baronesi ve Prenses Ira Von Fürstenberg’den oluşan müşteri listesi onu en çok arzulananlar listesinin tepesine taşıyor. Courreges’in kısalttıkça kadınları özgürleştirdiğini düşündüğü tasarımları ve fütüristik estetiği 60’ları kasıp kavursa da 70’lerin bohem estetiğinde hayatta kalamıyor. Kendi adını taşıyan markası birçok kez el değiştirirken Courreges kendini moda dünyasından geriye çekiyor. Zira tasarımcı yaratmaktan geri kalmıyor ve masası başında bu kez resim ve heykel üretmeye koyuluyor. Kendisine yeni yaratım süreci sorulduğunda ise kıyafetlerin bazen anlatmak istedikleri için yeterli olmadığı cevabını veriyor. Eh, Bay André siz zaten başından beri kıyafetlerden fazlasıyla iletişim kurdunuz…